HACZİ KABİL OLMAYAN MALLAR VE İİK 82. MADDESİNİN BİR YARGI KARARINDA İNCELENMESİ
İİK 82/6 maddesi uyarıca Büromuzun şikayetçisi olduğu bir davada ilgili mahkeme çok iyi bir inceleme yaparak Yargıtay 12. Dairesinin Kararına da atıfla haczi kabil olmayan mallarla ilgili karar vermiştir.
T.C.
..............
3. İCRA HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 20../..8 Esas
KARAR NO : 20.../..
İCRA DOSYA NO :...... İcra Müd. 20../..8 Tal.
HAKİM : ..................
KATİP : ....... ,,,,,
DAVACI : .........
VEKİLİ : ....... ..........................
DAVALI : ,,,,,,,,,,,,,,
VEKİLİ : ...............
DAVA : Şikayet (İcra Memur Muamelesi)
DAVA TARİHİ : 30/12/202..
KARAR TARİHİ : 04/02/20..
KARARIN YAZILIŞ TARİHİ : 09/02/2022
Mahkememizin yukarıdaki esas sırasına yazılı şikayet (icra memur muamelesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle;........... İcra Müdürlüğünün .......... Tal. sayılı dosyası ile 27/12/2021 tarihinde müvekkilinin adresinde haciz işlemi yapılarak 90 litre zeytinyağının haczedildiğini, haciz işleminin İİK'nun 82/6. maddesine aykırı olduğundan bahisle haczin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili tarafından mahkememize sunulan cevap dilekçesinde özetle; davacı borçlunun zeytinyağı ticareti yaptığını, İİK'nun 82/6. maddesi uyarınca üç kişilik bir ailenin 2 ayda 90 litre zeytinyağı tüketmesinin mümkün olmadığından bahisle davanın reddini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE: Dava İİK'nun 82/6. maddesinde düzenlenen haczedilmezlik şikayetine ilişkindir.
İncelenen tüm dosya içeriğine göre;.......................................... Tal. sayılı dosyası ile 27/12/2021 tarihinde .................................adresinde haciz yapılarak 90 litre zeytinyağının haczedilerek davacı borçlunun eşine yediemin sıfatıyla bırakılmıştır. Davacı vekili haciz işleminin İİK'nun 82/6. maddesine aykırı olduğundan bahisle haczin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir.
İcra dosyası kapsamındatakip miktarının 27.741,72 TL olduğu, bu kapsamda yapılan hacizde 90 litre zeytinyağının haczedildiği ve haczedilen eşyaların kıymetinin dosya kapsamındaki alacak miktarı nazara alındığında alacaklının alacağını tahsile kabiliyeti olmadığı anlaşılmıştır. Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin2014/4289Esas, 2014/6671Karar sayılı ilamında da bu hususa değinilerek borcun tahsilinin sağlanması içinborçluyu taciz etmek ya da baskı kurarak ödemeye zorlama maksadıyla haciz yapılmaması gerekliliğine işaret edilmiştir. Kararda " 6352 Sayılı Yasanın 16. maddesi ile değişik 2004 Sayılı İcra İflas Kanunu'nun 82. maddesinin 1.fıkrasının 3.bendi uyarınca para, kıymetli evrak, altın, gümüş, değerli taş, antika veya süs eşyası gibi kıymetli şeyler hariç borçlu ve aynı çatı altında yaşayan aile bireyleri için lüzumlu olan eşya haczedilemez. Ancak aynı amaçla kullanılan birden fazla eşya olması halinde bunlardan birisinin haczi mümkündür.Bu düzenlemenin gerekçesinde; alacaklı ile borçlu arasındaki menfaat dengesinin sağlanması, temel hak ve özgürlüklerin korunması, haczinde ekonomik yarar bulunmayan ya da muhafazasında ve satışında güçlük çekilen eşyaların hacizlerinin önlenmesinin amaçlandığı ve borçlu ile aynı çatı altında yaşayan aile bireyleri için gerekli her türlü eşyanın haczedilemeyeceğinin hükme bağlandığı belirtilmiştir.İİK'nun 85/son maddesinde ise “haciz koyan memur, borçlu ile alacaklının menfaatlerini mümkün olduğu kadar telif etmekle mükelleftir” düzenlemesine yer verilmiştir. Kural olarak borçlunun her türlü mal ve hakkının haczi mümkündür. Haczedilmezlik iddiasında bulunabilmek için İcra İflas Kanunu'nda ya da özel kanunda hüküm bulunması gerekir. Asıl olan borcun ödenmesi, bir diğer ifade ile alacaklının alacağına kavuşması olup, haczedilmezliğe ilişkin düzenlemelerin bu bağlamda dar yorumlanması gerekir. Diğer yandan, haczin amacı, borcun tahsilinin sağlanması olup borçluyu taciz etmek ya da baskı kurarak ödemeye zorlama maksadıyla haciz yapılmamalıdır. Aksi halin varlığı başta İİK'nun genel mantığına ve 85/son maddesi hükmüne açıkça aykırılık teşkil edeceği gibi, temel hak ve özgürlüklerin korunması ilkesine de ters düşer. Nitekim ev eşyasının haczi halinde bu eşyanın muhafazası güç olup çoğu zaman satılamamakta, satılmaları halinde ise satış bedeli haciz ve muhafaza masraflarını dahi karşılamamakta ve dolayısıyla alacağın tahsiline müspet yönde herhangi bir katkısı da bulunmamaktadır. Bu halde yapılan haciz işleminde ekonomik yarar bulunmadığı, gibi, haczin yalnızca borçluyu ve doğal sonucu olarak aile bireylerini taciz etmekten öte bir yarar sağlamadığı da görülmektedir." şeklinde bu husus belirtilmiştir. Yapılan işlemin taciz haczi kapsamı olduğundan davacının haczedilmezlik şikayetinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Nedenleri gerekçeli kararda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜ İLE;
Dair, davacının yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda davanın değeri itibariyle KESİN (istinaf yolu kapalı) olmak üzere karar verildi. 04/02/2022
Diğer sorularınız için
0535 572 90 93 numaralı telefondan
Danışma hizmeti alabilirsiniz